Perfect start! 84-76


     A Milli basketbol takımı güçlü Litvanya'yı Polonyada'ki  Avrupa şampiyonası ilk maçında savunmasıyla poto göstermeyerek yendi. Son üç şampiyonada açılış maçını hep Litvanya ile başlıyorduk. Bu başlangıç bu sefer fodepar olmadan gerçekleşti. Savunmada ve konsantrasyonda motive olmuş bir millilerimiz vardı. Litvanya bize ezelden gelen bir diş geçirmesi vardır. Şampiyonaya eksik yıldızlar ile gelmesi bizim bu başarımızda bir alçalma göstermiyor. Aksine mevcut oyuncularıyla hırslı bir takım ve Litvanya zaten bir basketbol geleneğini oturtmuş bir okuldur aynı zamanda. Yani bizim futbolda büyükler gibiler, o formayı giydiklerinde bir yıldız oluveriyorlar. İlerki maçlara umut bağladığımız söylenebilir, Tanjevic'in çeyrek final beklentisini görmemiz çok mümkün. -ki Hidayet'e çok ihtiyaç duymadık  şu maçta. İlerki daha kritik maçlarda Hidayet zaten 'mecburen' sahneye çıkacak. Bir de İlyasova'mız var. Ben stilini fazlaca beğeniyorum. Şu maçta göremediğimiz dış şutlarını da görmeye başladığımızda genç arkadaşların tecrübesizliklerine de kredimiz olacaktır. Bu genç potansiyel yakalanan hava ile birlikte iyi işler başarabilmek adına ne ümitler verdi bu savunmayla. Kötü yüzdeli bir maçı ne ile kazanabilirsiniz sorusunu kim bilmeyebilir? Bizim yeğen arkadan savunmaaaa ile diyor bakın. Dış şutlar da bize gerekecek. İyi hucum da yaparız ilerki maçlarda. Ama en önemlisi tabiki savunma.  Diğer 5'te kiler ile bench'e de tebrikler. Stresli bir maçı sonunda soğukkanlı kalarak kazandılar.. Bitti mi hayırr yarın evet evet yarın saat 22:15 te Bulgaristan ile oynuyoruz.  Neredeyse duş bile almadan:))

      Edit: Murat Murathanoğlu maç sunmaya sunmaya maçın gidişatına göre sunum yapmayı unutmuşa benziyor. Son iki dakika kala Litvanya top kaybı yapıyor sanırsın radyodan dinlesen, süre ne kadar kaldı bilmesen ilk periot falan. Ben bağırıyorum evde sen de bağır ki ne önemli bir top kaybı olduğunu maçın artık bize gelmekte olduğunu iyice anlayalım. Aynı Murathanoğlu ikinci periotlarda ise son periottaymışısız anlatımında idi. Bir ara kayışları ise iyice attı. Litvanya'da steps yapan bir oyuncuya  ise ''taşıdı topu.. taşıdıı.. hemde sayı yapmadan önce taşıdı ''(step-hatalı adım/yürüme demek istiyor) gibi bir çoşku vermişken bide. Ama anlamadığım sayı yaptıktan sonra steps nasıl yapılıyor:)) Sanırım sonlara doğru eforu bitti. Ama insan sonlara yaklaşırken önde olduğumuz bir maçta gaza gelmeyi istiyor. Bizler ekran karşısında çoşmalıyız sanki, skor bunu gerektiriyor eyy yılların Murathanoğlusu, kendisini basketbol spikerliği ile bütünleştiren muhterem kişi seni.. Yorumcu ise çok popülist, eyyamcı vede fazla milli yorumlar yaptı. Ne gerek vardıydı aslında. Bir maçta yorumculuk olayı aslında hem güzel ama böyle yapıldığında kötü işte. Yorum ve sunum yapılırken aman dikkatler bu hucum çok önemliler gibi tavsiyeleri oyuncuların duymadığı klişesini söylememe gerek olmadığı gibi bizim duymamızın bize stresten başka ne getirisi var aslında. Ayrıca bu yüzden dolayıda ben basketbol maçlarında acaip kasılıyorum.

   P.s:  Bir ilginç ayrıntı. Litvanya'daki 13 numaralı oyuncu yüzüklerin efendisi filmindeki balamire o kadar benziyor ki, bilmiyorum daha önce bu yakıştırma yapılmışmıydı....

-Uğur-

1 [ YORUM YAZ ]:

İlkin Nasirov dedi ki...

izledim aksam. 12 dev adam adina yakisir bi sekilde cok guclu rakibini yenmesini bildi. ben bildiyime gore litvanyada basketbol cok ilerlemis. bizim milli basketbol takimimizin da antranoru bir Litvanyali