Saçları elimden kaydı. Gözlerimin siyah noktalarına baktı ve eminim ki ne görmek istiyorsa orada hepsini gördü o an. Bütün dünya bizi seyrediyordu. Okyanustan kıyıya vuran dört dalga saydım ve uzandı sadece bir kaç santimetre uzaklıktaki dudaklarıma. Güneşin kavurduğu kıta da ki en serin dudakları hissettim o an. Gözlerim kapalı içimden sayarken sahile vuran dalgaları üçüncüsünde çekti dudaklarını. Gözlerimi açtığımda dünyanın en güzel kadınını gördüm. Dünya da aşık olunabilecek tek kadını. Onunla karşılaştığı için insanın tanrısına cehennemde sonsuza kadar yanmaya razı olduğunu haykıracağı güzellikteki kadını gördüm. ilk defa gözlerimi kapatmıştım o kadını hayalimde öperken gözlerimi açtığımda güneşi gördüm. Ama bu bendim kimsenin hayal edemeyecegi yerlerde geziyordu zihnim. Hiç kimseye esir düşmeyecek kadar vahşiydi. O an ona sarılıp aşık olmam gerekirken, o içime bakan siyah iri gözleriyle, yarattıgı mucizenin etkisini sabırsızlıkla beklerken, ben tekrar gözlerimi kapattım. Olabilseydim ilk öptüğüm kıza aşık olurdum, diye düşünüp uyumak için....