Invictus for Mandela 10/9




  Alice harikalar diyarına gitmek vardı planlar arasında fakat kanyon hariç tüm sinemalarda türkçe dublajlı olduğunu öğrendiğim anda zihne giren düşünce levente git gel ne kadar sürer oldu. Yemedi gitmek tabi bende biraz mecburi birazda Eastwood'a duyduğum eşsiz saygımdan ötürü birazda Alper'in gazıyla 5 nolu pek dolu olmayan bir salonda davetsiz misafir gibi film başlamasından 5 dakka sonra dalıverdim destursuz. Bunu yapanlara acaip kızarım esasında. Filme konsantrasyonum kopar oturmalarından sonraki haraketlerini izlemeye başlarım taa ki onlar filme konsantre oluncaya kadar ben konsantre olamazdım. Velakin bunu yapan ben olunca roller değişti ve herkesten daha önce konsantre olmuş bulundum.

 Filme gelirsek Matt Doman'ı köstebekten daha bi biliriz ama çok öncesinde elbette Good Will Hunting'te tanıştık. Bu yılki oscarlarda da bu filmdeki rolüyle en iyi erkek oyuncu dalında adaydı fakat kazanamadı. Onu farklı kılan ise yüksek iq'sü. Harvard ve Cambridge mezunu. Ve asıl bombası da biraz önce bahsettiğimiz Good Will Hunting ile, gençlik yıllarında Robin Willams ile başrolde oynadığı bu filmde çocukluk arkadaşı ve filmde de oynayan Ben Afleck ile beraber yazmıştı o yıl en iyi senaryo dalında oscar heykelciğini almışlardı. Filmde Güney afrika Rugby takımının kaptanı olarak gördüğümüz Damon enfes bir oyunculuk çıkarmış. 

  Filmin ana konusuna gelelim yani Nielson Mandela'ya. O dönemki karışık ve ırkçı afrika dönemlerinde muhalif eylemlerinden ötürü tam 27 yıl hücreye mahkum olur. Çıktığında ise sarfettiği sözler hafızalara kazınır. ''Mücadele benim hayatımdır. Hayatımın sonuna kadar siyahların bağımsızlığı için mücadele edeceğim''.  Nitekim ederde ve 4 yıl sonra Güney Afrika'da seçilen ilk siyahi devlet başkanı olur. Fakat onu hücreye mahkum eden ve de destekleyen herkese kucak açar. En büyük erdemin affetmek olduğunu bizlere hatırlatır hemde 27 yıl bir metrelik hücrede kalmanın verdiği nefrete rağmen. Şu da vardır aslında en büyük iyiliği bu erdemiyle kendisine yapmıştır. Çünkü nefreti devam etse hala o yılları yaşayacaktır. Onu oraya tıkanları affederek bi nevi huzuru bulmuştur. İşte o zaman hayatı dolu dolu geçmiş sayılır. Affetmenin verdiği güç ile Güney Afrika'da ırkçılığı olabilecek en az seviyeye indirmiştir. O artık bağımsızlığın ve de ırkçılık karşıtlığının sembolü olmuştur. Filmde geçen dialog herşeyi özetliyor. ''Onların istediklerini kabullenemiyorsam, onları değiştirme hakkımı bana kim veriyor''.  Hoşgörü ana tema elbette.  Mandela'yı oynayan Morgan Freeman ise inanılmaz benziyor kendisine. Hatırlayabildiğim The Unvergiven ve Million dolar baby'de de beraber çalışmışlardı Eastwood ile. Filmi çekmeyi karar vermesinin en önemli etkenlerinden birisi sanırım Freeman'ın Mandela'ya bu kadar benzemesi olmalı. Freeman Mandela'yı o kadar iyi oynamışki filme gitmeyene ne kadar anlatsamda bu kadar inandıramam.


 Film klasik tabirle o kadar güzel akıyorki ne kendinizi sıkıyor  ne de bitsin istiyorsunuz. Eastwood'a ayrı bir paragraf. İyi kötü çirkin ile çıkılan bir zirve. Gençliğinde zirveye çıkan fakat alışılagelmişin dışında yaşlılığında o zirvenin kat kat üstünde bulunabilmek. Bu adamın özgüveni nedir alllah aşkına.1971 yılında başladığı yönetmenlik kariyerinden şu ana kadar 30 film bahşetti bizlere. Fakat öylesine başyapıtlar varki aralarında; The Unfergiven, Space Cowboys, Mystic River, Million Dolar baby, Changeling, Gran Torino sadece daha fazla ön planda olanları. 1918 doğumlu Eastwood'un son 10 yılda bizlere verdiği başyapıtları hatırlarsak bize ne kadar daha başyapıt sunabilir geri kalan kısa ömründe  sorularını zihnimizde döndürüyor en azından bana. Ama 88 yaşındaki bu dahi bu enerjiyi nasıl bulabiliyor. Hala yakışıklı hala karizma. Sanırım oda yolun sonuna gelmesinden ötürü başyapıtlarını en sonlara saklamış. Sen ölme Eastwood. Mısırlar alınacak filme gidilecek, bitmiştir!
                                                                                                                                                      ugur        
                                                                                                                                                          
 

                                                                                                                                        

1 [ YORUM YAZ ]:

C3Moi dedi ki...

ödüle az kaldı

http://kontorland.blogspot.com/2010/03/2k10torland-blog-odulleri.html