Süper Lig'de Haftanın Panoraması



TSL'de 26. hafta geride kaldığında beşer ve yedişer puanlık iki farktan söz etmek mümkün. Ve bu fark'ların öznelerinin maçıyla kapandı 26. hafta... Bursaspor, evinde ağırladığı Denizli'yi 2 golle uğurlayarak zirveyi sağlamlaştırırken, Denizlispor için düştü demek abesle iştigal olmaz... Gerçi söz konusu olan Denizlispor'sa her şeyi beklemek lazım ama...

Hasret Biterken


Fenerbahçe Antep karşısındaki, Trabzon ise üç İstanbullu karşısındaki esaretine son verdi bu hafta. Fenerbahçe "Düğünümde oynatmam" Guiza'nın attığı enfes golle Antep'i 1-0 uğurlarken, Trabzonspor baskılı oynadığı karşılaşmadan 1-0'lık galibiyetle Galatasaray'ı "ağırladı".

Fenerbahçe de Antep de iyi oyun sergilemedi maalesef. Fenerbahçe'nin isteği üç puandı, bunu bilerek oynadı. Antep'te ise zaman zaman Mehmet Yozgatlı gibi bireysel çıkış yapan oyuncular oynadı. Hala bir takım olmayı başaramamışlar maalesef...

Galatasaray ise, şanslı bir kayıp yaşadı. Gol farkı açılabilirdi, futbol tanrısı sarı kırmızıydı o akşam. Hak edilen bir mağlubiyetti, bir kaç yıl önceki Tromsö maçından sonra sarı kırmızı akıllar başlara gelmişti mesela... Trabzonspor ise forvetteki zaaflarını gidermiş değil... İki yıl önce 30 tane orta saha - defans kombinasyonu transfer edileceğine üç tane forvet alınsa şu an Trabzon Bursa'yı kovalıyor olurdu...

Seri Sonu

Beşiktaş yakaladığı galibiyet serisini Kasımpaşa önünde sürdüremedi, 4 maçtan sonra (ki bir tanesi hükmen Ankara galibiyetiydi) ilk puan kaybını yaşadı. Kasımpaşa'da Gökhan Güleç eski günleri hatırlattı, pes etmeyen ve ısıran bir futbol oynayan Kasımpaşa'yı Sami Yen'de izlemiş ve çok beğenmiştim. Hala da beğeniyorum. Ne acıdır ki, Yılmaz Vural gibi bir hocanın bilgisi görgüsü siyasi odaklı bir takımda çark çeviriyor... Gönül isterdi ki zamanın Eskişehir'i gibi, Göztepe'si gibi halktan başka kimsesi olmayan bir takım için takla atsın Yılmaz Hoca...

Beşiktaş ise geçen yıla nazire yapıyor sanki. Aradan fırlayıp çıkacakmış gibi geliyor, Denizlispor'un küme düşmeyeceğine inanmak gibi bir şey bu...

Düşme Hattı

Üç maç düşme hattını doğrudan ilgilendirirken, ateş hattında külahlar değişiverdi... Manisa ve Diyarbakır 1-0'lık galibiyetlerle İBB'yi ve Antalya'yı mağlup ederken Sivas aldığı 2-0'lık Gençlerbirliği mağlubiyeti neticesinde düşme hattındaki son bileti cebine yaklaştırdı...

Manisaspor, bu üçlü arasında benim gözümde Süper Lig'i en çok hak eden takım. Oyuncularıyla hocasıyla oyunuyla kesinlikle süper lige yakışan bir ekip. Diyarbakır son iki haftadaki olaylar haricinde genel manada ilk haftada topladığı puanların ekmeğini yiyor diyebiliriz. Bu böyle ne zamana kadar sürer belli mi? Sivas ise çok garip durumlarda. Muhsin Ertuğral için kurtuluş kaçışta olabilir mi mesela...

İBB ve Antalya için çok değerli diyemeyeceğimiz üçer puandı. İşin aslı bir klişe yaşandı bu hafta da... Bu üçlü (Manisa, Diyarbakır ve Sivas) aralarında yaptıkları maçlarda ya berabere kalıyorlar ya da yeniliyorlar hiçbirisi diğerlerine üstünlük sağlayamadı... Ancak orta sıralardaki tüm rakiplerini, takdir(?) edilecek bir nizamla dize getiriyorlar... Ama bir söz vardır; bugün yediğin hurmalar... Neyse...

Hükümetsporgiller

Ankara belediyesinin malı olmuş olan Ankaragücü ve Çankaya köşkünün tapulu takımı Kayserispor'un maçında üç puan, ihtiyacı olan tarafa giderken Vittek maçın yıldızı durumunda attığı iki golle... Geremi de eski günleri hatırlatan bir jestle güzel bir gole imza atmış... Daha fazla konuşmak istemiyorum bu maça dair, ne söylesem havada kalacak. Nasıl ki İBB ile Ankaragücü arasında - ve zamanında Ankaraspor oynarken Ankara - Ankaragücü maçlarında - üç puan kime lazımsa ona gider imajı varken şimdi gene aynı imaj var... Değişmiyor, sanırım bizim ligin markası da burada kendini belli ediyor...

Timsah Yürüyüşü

26 maçta 18 galibiyet, 4 beraberlik ve 4 mağlubiyet. Ligin en fazla gol atan takımı... En az gol yiyen ikinci, en fazla galip gelen birinci ve en az mağlup olan iki takımından biri... Timsah cidden yürüyor mu, yoksa biz mi halüsinasyon görüyoruz?

Haftanın kapanış maçında Bursaspor Denizlispor'u ağırlarken 2-1 gibi bir skorla Bursa'da galibiyeti tattı. Maçın sonunda sahaya bayrak diken Sercan ise, ne yalan söyleyeyim bende sondan ikinci hafta kümede kaldığını düşünüp sahada sevinç turu atan Çaykur Rize'nin bir sonraki hafta küme düştüğü sezonu hatırlattı...

Bozmayalım kimsenin moralini, beş puan az bir fark değil. Ama 7 puan farkla sondan ikinci sıradaki Denizlispor'un hala kümede kalma gibi bir ihtimali varken, beş puan farkla şampiyonluğu ilan etmek biraz garip kaçmıyor mu?

Kısa Günün Kârı

Bir de bonus maç olarak; Es-Es'in, bay geçtiği haftada Nilüfer Belediyespor ile oynadığı hazırlık maçını 2-0 kazanmış olduğu bilgisini düşelim...

Haftanın Şey'leri

... takımı | Bursaspor

Yoruma gerek yok, açık bir nokta şimdilik yok. Kendi kaderlerini kendileri belirleyecekler iki yıldır izlediğimiz Sivasspor gibi değiller... İyi oynuyorlar, genç ve dinamik bir kadroları var. Tek sorun, olası bir başarı durumunda - ki şu an şampiyonluktan ötesi başarı değildir - kadronun dağılma ihtimali... Ancak Ertuğrul Hoca buna da bulur bir önlem sanırım... Umarım...

... oyuncusu | Guiza

Attığı şık golle rakibin direncini kırdı, tek başına maçı aldı. Zaten Fenerbahçe - Antep maçında başka da bir espri yoktu!

... maçı | Trabzonspor - 1 Galatasaray - 0

10 maçlık aradan sonra üç İstanbullu karşısında 3 puan alabilen Trabzonspor şampiyonluk yarışını bir hayli etkilemiş durumda... Galatasaray için iki ihtimal var; elde kalan tek kupaya sarılmak ya da daha da dibe batmak... Trabzon için ise pek bir ihtimal yok. Her puan prestij, şu an için...

... balonu | Sivas

İki rakibinin de üçer puanı cebe koyduğu haftada şok bir mağlubiyet alarak düşme hattındaki yerini sağlamlaştırdı... Git gide sönüyor yıldızları...

0 [ YORUM YAZ ]: