İyi de biz sizi çok sevdik yahu! 87-69

     Bugun hep alışıla gelmişin dışında radikal gazetemialmadım, nedense kendimi veremem diye düşünmüştüm. Sonrasında mecburen işyerindeki Hürriyet gezetesine sulandım, manzara ise yakışıksızdı. Dev adamlar Avrupa şampiyonasında ikinci maçınıda kazanıyordu (dün itibariyle) ama yarım sayfa ayrılmıştı. Diğer ''esas'' milli sınıfındaki topçu tayfasının daha oynamadığı maça birden fazla sayfa ayrılmıştı. Peki bu hak adaletmiydi. Bir tarafta büyük bir turnuvada maçlar oynanıyordu, diğer tarafta ise yine büyük  turnuvaya çıkış mücadelesindeydiler. Ama olay talep arz, illa gazete talepin yanındamı olmalıydı. Toplumsal ve sosyal olgu içersinde kendi gündemini kendi yaratamaz mı. Birinci sayfaları kendileri belirledikleri gibi. _ki hürriyet'i pek beğenmesemde yinede nazarlarında daha genel gazete icabında ve o ööyle yaparsa bir genelleme yapmamdada bir mahsur yoktur elbet. Ama yarın ki manşetler ise basketbolu ön plana çıkaracak. Bu sefer medya yine sonuçu yazacak. Yine güçlünün yanında olacak. Yine durması gerektiği yerde olmayacaklar. Kitleleri aklı selim yönlendiremeyecekler.. Ama doğru bir şey yapacaklar fakat bunu  kendileri istedikleri için değil, başarılarını hasılat yüzünden es geçtikleri basket millilerin bu sefer ekmeğini yiyecekler. Eee hani es geçmiştiniz. İbne basın bunuda yazın bu kısımda devreye mi girdi ...Basını artık noktalayalım. A milli basketbol takımını çok sevdim. Her oyuncusunu çok sevdim. Sanki tanıdıklarım orada oynuyorlarmış gibi. Kenetlenme nedir? nasıl oluşur? nasıl devam ettirilir'i oynuyorlar. Mücadelelerini izlemek çok heyecan verici. Yardımlaşmalarını, o mükemmel savunmalarını, güler yüzlerini evet evet güler yüzlerinide seviyorum. Peki uğur sana bi soru: Bu bütün sevgiler başarı ya endeksli mi? Hem evet hem hayır. Bu kısmı fazla irdelemeyelim, ve destek verelim, ilgi gösterelim, Hadise'nin Eurovison macerasına gösterilen ilginin yarısını istiyoruz sadece... Bu çocuklar hakediyolar daha fazla ilgiyi..

0 [ YORUM YAZ ]: