Aykut'un Egosu Kocamaaan Kocamaaan Kocamaaan



Aykut Kocaman'ın kişisel hayranıyım. Adam gibi adam diye bilirdim, diyebilirdim ki adamlığı kocaman. Kelime esprilerini de sevmeyen biriyim üstelik. Düşün halimizi.

Değil Türkiye, dünya futbol tarihinde eşi benzeri olmayan oyunlarla mücadele eden bir şovalyeydi esasen. Daha futbolculuğunun demlerinde sırf rakibi tebrik etti diye can-ı gönülden sevdiği bir takımdan uzaklaştırılan, sürgün yiyen bir silahşor...

http://1.bp.blogspot.com/_ReBn96WcpGg/Sl22_0oqmpI/AAAAAAAABvw/R2SJdbbqlMA/s400/aykut-kocaman-1911-ic1.jpg

Sonrası Güngören destanı. Kimsesiz, parasız, inançsız İstanbulspor'la; dönemin kurtlarına karşı mücadele etmek... Haftalar boyunca yenilmeden üstelik...

İstanbulspor'un maç yaptığı Güngören Yahya Baş stadı, taraftarsız rakibi fırsat bilen deplasman cengaveri Konyaspor akınına uğrar bir maçta... Konyaspor bir gol atar, yan hakem ve orta hakem birbirlerine bakmadan karar verirler: Ofsayt. Ancak Konyaspor taraftarları sahaya "yağar". Akın akın sandalyeler yabancı kesici delici bölücü bilimum maddeler... Akabinde çalan düdükler bir daha çalar. Gol verilmiştir. Aykut Kocaman isyanlardadır. Lanetler okur.

Bir sonraki hafta "hayat devam ediyor" düsturuyla tekrar o sahadadır.

Konyaspor'un başına geçer. Anelka'dan elle bilekle gol yer, bırakıyorum der. Bir sonraki hafta gene Konyaspor apoletlidir.

En akabinde, Melih Gökçek'in askeri olur. Herkes için şaşılacak bir durumdur. Taraftarsız belediye takımı ve Aykut Kocaman. Hayatının en zor dönemini yaşar, ırkçı iddialarıyla sarsılır; adam kayırdığı öne sürülür; önyargılı olduğu söylenir. Son sezonun bir öncesinde sekiz maçı peş peşe kazanamaz. Ve ayrılır.

Bir sonraki sezon ise, yeniden döner. Arkalarından tonlarca laf ettiği Gökçek sülalesiyle, bir daha el sıkışır. Son sıkıştır bu, son gülüşlerdir artık, birinci adamlığın son demleridir. Sezon sonu "Aykut kaçar".

http://www.ajansspor.com/resim/aykutkocaman_ankaraimza.jpg

Fenerbahçe ile anlaşır, o kıymetlisine döner. Menajerdir. Bu açıdan güzel bir gelişmedir ancak devamı, bir takipçisi olarak benim bile hayli canımı sıkmıştır. Romantik şovalye, ağzından hırs suları aka aka saldırır Daum'a. Üstelik kaçak güreşmektedir.

Aziz Yıldırım'ın, hikayenin başında "fakir ama gururlu delikanlıyı kovan patron"un, oyununa ortak olur... Bir emekçiyi yıpratmak için her şeyi yapar ve en nihayetinde Oyak Bank'a nazire yaparcasına "iyiler her zaman kazanmıyor" der. Kendi başına gelmiştir, bilir. İyi biri olup kaybetmek ne demektir Hocam, o duyguyu Daum hissediyor şu an; ya siz?

Rahat uyuyabiliyor musunuz?

0 [ YORUM YAZ ]: