Dünya Kupası'nın ardından gözler süper ligdeki transferlere çevrildi. Taraftarları heyecanlandıran transferler de oldu. Hayal kırıklığı transferlerin olduğunu düşünenler de Beşiktaş'la başlıyoruz
BEŞİKTAŞ
Ricardo Quaresma
Bilenler bilir çok ağır bir yazı yazmıştım bu transferle ilgili. Her geleni pohpohlamak görevimiz oldu. Bunları geçelim artık. Ricardo Beşiktaş'ta neler yapacak ona bakalım.
Porto'dan başka bir takımda iyi oynayamadı demek son derece yanlış. İnter'de Chelsea'de ve de Barcelona'da Porto'daki kadar lider ve Porto'daki kadar havayı bulamamıştı. Quaresma Porto'daki havasını Beşiktaş'ta yakaladı. Gerek taraftar olsun gerek takıma uyum olsun Porto'daki gibi bir Q7 geliyor. Quaresma iş yapacak.
Beşiktaş'ın en iyi kanat oyuncusu transferidir. 7 8 gol atar, attırır.
Roberto Hilbert
Neden transfer edildiğine anlam veremediğim bir oyuncu. Stuttgard'da istikrarlı bir grafik sergileyen Hilbert Beşiktaş'ta sağ bek mi sağ kanat mı oynayacak merak ediyorum. Bu transferi yaparak Holosko'nun önünü kapamışlardır. Yarar sağlayacağını pek sanmıyorum. Devre arasında "Hilbert UEFA'ya gitti" haberleri okursak kimse şaşırmasın.
Diğerleri
Ersan Gülüm, Adanaspor'da iyi işler başarmış. Geleceğin iyi stoperlerinden deniliyor. Benim için yeni bir oyuncu. Hiç izleme fırsatım olmadı. Umarım ilerleyen yıllarda milli takımdaki stoper eksiğimizi kapatacak bir oyuncu olur.
Cenk Gönen ise kendini bitirmiştir. Genç oyuncu olarak 3 büyüklere gelmek başkadır. Genç kaleci olarak gelmek başkadır. Cenk Gönen "tıpkılar" gibi olucaktır. Yazık etti kendine.
Beşiktaş'ta Guti konuşuluyor. Gelirse harika işler başarır. Bana göre Beşiktaş'ın ve bu senenin en büyük transferi olur. Orta sahadaki komikliklere Guti ciddiyet ve disiplin getirir. futboluyla. Dilerim ki gelsin ve kaliteli bir adam izleyelim.
FENERBAHÇE
Miroslav Stoch
Fenerbahçe'de alışık olmadığımız bir transfer politikası başladı. Genç oyuncular geliyor. Yerli hoca geliyor. Eskisi gibi olgun oyuncular değil, aç oyuncular geliyor. Bu genç oyunculardan biri de Miroslav Stoch.
Onu Twente maçlarında izlemesek "Fenerin aldığı adama bak" derdik herhalde ön yargı yapmaktan, ukalalık yapmaktan. Son derece hızlı ve yetenekli bir oyuncu. Fenerbahçe'nin bu sene böyle oyunculara ihtiyacı vardı.
Aykut Kocaman belli ki hızlı bir hücum hattı oluşturacak. Sağdan Dia, solda Stoch. 2 kanatın da hızlı oyunculardan oluşması Fenerbahçe'ye geçen senelerden daha değişik bir oyun anlayışı getirecektir.
İSSİAR DİA
Dia'yı sadece Fransa özetlerinde izledim. Krasic olmayınca, Krasic kadar hızlı bir adam aldılar. Nancy gibi orta sıra takımında çok iyi işler başaran Dia'yı yorum yapmak için ekim ayını beklemek lazım.
Diğerleri
İlhan Eker ligin en iyi savunmacılarından bir tanesi ama Fenerbahçe son derece yanlış tercih onun için. 50 maçlık bir maratonda kendine şans arayacak.
Fenerbahçe'de Gyan harekatı sürüyor. Bir hızlı oyuncu daha. Gana milli takımında hayranlıkla izlediğim bitirici güç. Fenerbahçe'nin golcüsü olur. 30 milyon euro versinler, alsınlar pişman olmazlar. Udinese'den bu yana takip ediyorum. Fenerbahçe bu oyuncuyu almalı.
GALATASARAY
Lorik Cana
Balkan futbolunun getirmiş olduğu sert futbol anlayışının defansıf orta saha temsilcisi, kart adamı Lorik Cana. Marsilya'dan hatırlıyoruz daha çok. Rıdvan Dilmen 45 dakikada iyi oyuncu kötü oyuncu yorumu yapmaz ama yaptı. Son derece yanlış. Lorik Cana, süper ligin sertliğini göz önüne alarak yapılmış bir transfer. En kötü yanı top kullanamaması. Savunma adamı, disiplinli. Zaman zaman stoperde de görebiliriz bu sene.
Juan Pablo Pino
İlk olarak 3 yıl evvel İndepentiente'de ve de daha sonra Kolombiya 21 yaş altı milli takımında izlemiştim. Ve o senelerde demiştim ki işte geleceğin Ronaldinhosu. Onu o kadar çok sevmiştim ki onun adından oluşan msn adresi açmıştım. Bilenler bilir. Hala aynı adres. Pino dünya yıldızı olmadı ama Galatasaray'ın yıldızı olabilir, olsun. Yetenekli bir oyuncu bence bunda şüphe duymuyorum. Sağ açıkta ve de 10 numara mevkisinde görev yapıyor.
Diğerleri
Serdar Özkan, Mehmet Batdal, Ali Turan, Musa Çağıran ve Çağlar Birinci 50 maçlık maratonda yedek kulübesini mesken edecek adamlar.
YARIN DA ANADOLU TAKIMLARININ TRANSFERLERİ HAKKINDA YORUMLAR YAZACAĞIM GÖRÜŞMEK ÜZERE...
Üç Büyüklerin Transferleri
Cumartesi, Temmuz 24, 2010 — Orhun — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: beşiktaş, fenerbahçe, galatasarayKewell Galatasaray'da, miss...!
Pazartesi, Temmuz 19, 2010 — Uğur ! — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: galatasaray, harry kewell1 yıl için daha anlaşılması kulübün taraftar ile arasındaki gelenekten gelen yakınlığının getirisidir. Teşekkür ederiz..
LugaNO
Cuma, Temmuz 09, 2010 — Alper — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: brokoli, galatasaray, lugano
Adnan Polat'ın basın açıklamasından sonra herkesi saran bir heyecan: Cana - Lugano ikilisinin olduğu bir Galatasaray! Gerçi iki oyuncu da saatli bomba gibiler her an takımı on - ikisi bir olursa dokuz - kişi bırakabilirler ama takıma elektrik katacakları da su götürmez bir gerçek...
Lugano'nun sözleşmesindeki üçbuçukmilyonyuroyaserbestkalır maddesi herkesin ağzını sulandırıyor, kabul edelim; iki katından da fazla paraya Keita'yı satmış bir takımın Lugano gibi üç tane alabilmesi lazım... Ama maksat İNTİKAM ya, hedefteki adam Lugano oluyor...
Ancak aynı sözleşmeyi bir daha okursak, "yurt dışından herhangi bir transfer dahilinde" ibaresini de görmemek mümkün değil... Ha şu olabilir, Almanya'dan bir pilot takım alırsın, üç buçuğu verir ona transfer edersin, bir yılı öyle böyle geçirir sonra bedelsiz alırsın. Bunları da mı biz öğretelim Adnanlar?
Kara inci sana pek doyamadık!
Salı, Temmuz 06, 2010 — Uğur ! — 1 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: galatasaray, keitaDört = Bir
Salı, Mayıs 25, 2010 — Alper — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: brokoli, galatasarayGalatasaray SK, takımı gençleştirme politikası olarak 88 doğumlu Caner Erkin'le yolları ayırmış, alt yapıdan yeni çıkan dört oyuncuyla 1985 doğumlu Çağlar Birinci'yi artı bir miktar paraya takas etmiştir.
Lisede matematik dersini asanlar ortaya çıkıyor, sahi Adnan Sezgin'in bu takımda işlevi nedir?
Çağlar Birinci'nin yedeği olarak bir de Fenerbahçe veya Beşiktaş'tan üçüncü, dördüncü el bir sol bek alınırsa bu sezonun transfer klişesi de tamamlanır.
Ha pardon, Serdar Özkan'ı almıştı değil mi Galatasaray...
Beşiktaş'ın geri dönüşüm kutusu olarak, başarılı bir politika.
Revolution 2000
Pazartesi, Mayıs 17, 2010 — Uğur ! — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: 17 mayıs 2000, galatasarayGalatasaray Arsenal Uefa Finali
Galatasaray-1-2-Antalyaspor. [Analiz?]
Pazar, Mayıs 09, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
Galatasaray-0-0-Bursaspor. [Analiz]
Pazar, Nisan 25, 2010 — Doruk — 1 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: bursaspor, Doruk, galatasaray
- Heheh. Ne Galatasaray Şampiyonlar Ligi'ne gider artık, ne Bursa şampiyon olur. Fener'e çalışırız böylece el birliğiyle.
- Aykut ulan.. Bu takımın %60'ı Aykut'tur.
- Orta sahamız çok silikti bugün. Mehmet Topal ve Elano çok uzaktı maçtan. Mehmet Topal tabi gerilerde atak kesmede başarılıydı, ama o kadar. Arda ve ilerleyen dakikalarda Mustafa Sarp da pek bir şey yapmadı. Epeyce eksikti orta saha.
- Abi bu Caner kişisi kazma değildi be.. Şutları ortaları falan başarılıydı.. Ne biçim ortalar yapıyor şimdi. Bir adamın ortaları ya kaleciye ya da taca gitmez arkadaş.. Biri de takım arkadaşının kafasına gider. O sol kanattan Ergün Penbe'ler, Gheogrhe Hagi'ler, Harry Kewell'lar orta yaptı Caner; senin bu top tepmelerin yakışmıyor oralara.
- Keita ne oynadı be.. Bir ara artık düşüp kalacak sandım, çok yoruldu, ama yılmadı. Böyle devam etsin canımı yesin. Gerçi nereye devam edecek, iki gün sonra lig bitecek..
- Sabri.. O neydi be Sabri; sağdan, gerilerden koştun koştun orta çizginin soluna, topu kornere attın.. Ne yaptın Sabri?
- Lucas-Hakan ikilisi sezon başında kimsenin aklına gelmeyecek bir ikiliydi elbette stoper için. Lucas zaten yoktu, Hakan da sol bekin değişilmez ismiydi. Stoperde de Servet, Emre Aşık, Emre Güngör, Gökhan Zan gibi isimler vardı. En uzak ihtimal Mehmet Topal'ın stopere çekilmesiydi. Şimdi ne oldu, Servet'in üstü çizildi, Emre Aşık kadro dışı tribününe mahkum edildi, Gökhan'ı zaten saymayalım, Emre Güngör de yedek oldu. Ne oldu, neler oldu ama güzel bir kimya oldu bence. Servet've Emre Aşık takımdan uzaklaştırılmasaydı daha iyiydi ama.
- Arda son maçlara göre biraz daha iyi bir maç çıkardı. Ama olmuyor işte. Artık git be kaptan, Galatasaray'dan daha çok Avrupa'da oynayacağın bir takıma git, genç futbolcuya genç futbolcu gibi davranılan bir takıma git, medyanın bu kadar çirkef olmadığı bir ülkenin takımına git.. Daha da kalırsan diğer tümü gibi, sadece çok iyi oynuyordu adam, sonra kayboldu gibi laflarla anılacaksın.
- Abi biz Jo denen o lavuğu nerden almışız!? Gitsin o adam takımdan. Öyle bir Galatasaraylı olmasın. Hatta mümkünse giderken Mustafa Sarp'ı da götürsün. Mümkün olduğunca uzağa gitsinler buradan, bizden uzak olsunlar. Daha da bir şey demiyorum.
Manisaspor-1-2-Galatasaray. [Analiz]
Pazar, Nisan 18, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
- Hakan Balta stoperde başarılı. Son dönemdeki kendi yerinde çıkardığından daha iyi performanslar çıkarıyor. Hakan'ın çok büyük bir topçu olduğunu düşünüyorum ben. Sol bekin yanında sol açık, stoper, ön libero her yerde oynuyor.
- Caner'in kötü şutları zaman zaman sinir bozdu ama bunun dışında gayet iyiydi. Savunmada da göze batan bir hatası yoktu, hücumlara katıldı, zamanında dönebildi, hırslıydı vesaire. İstiktarlı olması da güzel ayrıca.
- Lucas Neill takımın en iyilerinden olmaya devam ediyor. Oyunun son döneminde sağ bekte de iyiydi.
- Sabri hatalarla oynadı. Hücumlardan zamanında dönemedi. Manisa da sol kanattan çok yüklendi. Bunun üzerine de maçın son bölümünde oyundan alındı. Ama yine de çok kötü bir görüntü çizmedi.
- Sanırım o maske Mehmet'e çok engel oluyor. Bugün de kendi kalesine gol attı. Keşke olmasaydı tabi ama yapacak bir şey yok. Mehmet o topu çıkarmak için uzun mesafe koştu ve zaten o dokunmasaydı arkasında Manisalı hücum oyuncusu bomboştu. Yüzünden sakat olduğu için o kafayı kontrollü vuramadı. Gerçek Mehmet bu değil, normalde top da geçmez adam da.
- Arda yine orta karar bir performans ortaya koydu. Kötü değildi, zaman zaman heyecanlandırdı. Ama maç başında tribünün çağırmasına rağmen gitmemesi ve oyundan çıkarken taraftara atar yapması eksi puan hanesine yazıldı. Tribünden geldiğini söyleyen, Galatasaray sevgisini her fırsatta dile getiren kaptanın bunu yapmaması lazım. Unutmaması lazım ki o, Emre Aşık'ın, Ayhan Akman'ın, Aykut Erçetin'in olduğu takımda birinci kaptan yapıldı.
- Gio çok güzel oynuyo lan. İyi niyetli hiç değilse, Elano gibi aman topa girmeyeyim, aman Dünya Kupası tribinde değil. Süratı ve çalımlarıyla zaman zaman bizi heyecanlandırsa da skora katkısı olmuyor ama. Yakında o da olacak.
- Arda-Mustafa Sarp değişikliğine ve bu değişiklikten sonraki kurguya anlam veremedim açıkçası. Takımda pek aksayan bir şey yoktu ve Arda da kötü oynamıyordu. Ve de Mustafa oyuna direk forvet arkası girdi, Elano arkada kaldı. İlginç bir değişiklikti. Ve yine Mustafa Sarp'ın oyuna bir katkısı olmadı. Bu duruma alıştım ben. Mustafa Sarp'ın sahada olduğu zaman on kişi oluyoruz.
- Baros kendine pozisyon yaratmayı iyi biliyor. Bence takımdaki oyun zekası en yüksek topçu o. Topu ayağında tutabilmesi ve çalım yeteneği de büyük bir artı. Bugün de golü buldu, gerçi o golde Arda ve Caner'in rolü en az kendisi kadardı. Büyük topçu vesselam Baros.
Git Jo!
Pazartesi, Nisan 12, 2010 — Alper — 2 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: brokoli, galatasaray, jo
Daha gugılda aratınca GS formalı resmi çıkmayan adamı ıslıklayan taraftar, senin taraftarın olamaz, git Jo.
Sivasspor-1-1-Galatasaray. [Analiz]}
Pazartesi, Nisan 05, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray, sivasspor
Unutmadan: Sivasspor sanırım Amerikan Futbolu ya da Amerikan Güreşi müsabakalarını takip ediyor. Bilinçli olarak çok ve gereksiz sert oynuyor. Adamların üstüne oynuyor. Bugünkü hedefleri Mehmet Topal ve Keita'ydı. Mesut Bakkal'ı tebrik ediyorum, çalıştırdığı her takıma böyle çirkeflik aşılayabildiği için. Kendisi benim gözümde Mesut Bakkal değil Mesut Kasap'tır.
Galatasaray-0-1-Fenerbahçe.
Pazar, Mart 28, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: derbi, Doruk, fenerbahçe, galatasarayTrabzon-1-0-Galatasaray. [Analiz]
Pazar, Mart 21, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
Galatasaray bu defa kefeni yırtamadı. Bize maçları kazandıran o Galatasaray Ruhu bugün uzaklardaydı.
Herkes hakkında uzun uzun yazacak şeyler var elbette. Ama bazı şeyler gittikten sonra bu detayların bir önemi kalmıyor malesef. Mustafa Sarp kötü oynamış, Caner hala sol bek değilmiş, Keita iki kişinin markajı altında kalınca doğal olarak etkisiz kalmış, Barış zaten futbolcu değilmiş, ne önemi var ki. Bugün Avni Aker'de Galatasaray 2009-2010 şampiyonluğundan oldu.
Hakem yüzünden oldu bunlar demek çok yanlış ve ağır olur elbette. Ki zaten işi götürecek takım hakemi de yener, şampiyon olur. Ama bugün gördük ki hakem çok ilginç kararlara imza attı. Caner'in golünü vermedi vs. değil benim dediğim, maçın ilk yirmi dakikasında belliydi bu maçı bizim lehimize bitirmeyeceği.
Sezon başında hem iyi top oynayan hem de üç kulvarda da iddialı bir Galatasaray vardı. Şimdi hala iyi oyun var, ama üç kulvarda birden havlu atmış durumdayız. Yarın Bursa Denizli'yi yenecek, haftaya Fenerbahçe bizi yenecek, puan farkı sekize yükselecek ve biz her sezon olduğu gibi Uefa Kupası'na gitme planları yapacağız. Böyle bir görüntü var. Ama yine de -iyi niyet bende kalsın- futbolda her zaman mucizelere yer vardır.

Galatasaray-3-0-Ankaragücü. [Analiz]
Pazar, Mart 14, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
2 El 2 Gol: Eskişehir-2-1-Galatasaray. [Analiz]
Pazartesi, Mart 08, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
Geçen hafta harika bir Galatasaray vardı sahada. Bugün ise birbirinden kopuk on bir adam vardı. Rezil bir Ayhan, tüm iyi niyetine rağmen kötü bir Mehmet, etkisiz bir Keita, hantal bir Arda. Bunun yanında başta Caner ve Jo olmak üzere çalışan, en azından çalışmaya çalışan birkaç adam vardı. Ne bir organize atağımız olabildi, ne de ikinci yarının başına kadar net bir gol pozisyonumuz.
Derken Koray Aslan'ın sol eli devreye giriyor ve skor 1-0 oluyor. Evet savunma hatalı. Savunmanın hatalı olması Koray'ın elini ve Bülent Yıldırım'ın hatasını legal kılmaz.
Daha sonra aynı Koray her itiş-kakışta, her hakeme itirazda sahnede. Oynatmamaya oynuyor. Eskişehir'in düzgün futbol anlayışına gölge düşürüyor.
Hakemler hakkında konuşmayı sevmem, konuşanı da sevmem genelde ama Koray'ın iki pozisyondaki iki eli görülmeyecek cinsten değildi. Bülent Yıldırım gerçekten rezil bir performans sergiledi. Hatalı kararlarının büyük çoğunluğu Galatasatay alehineydi.
Sabri'nin oyuna katkısı olumsuz yöndeydi. O kadar bekledik seni Sabri, o kadar çok hata yapıyorsun ki insan, ''E niye oynatmıyosun ki Uğur'u o zaman'' diyor.
Ama ters kanatta Caner güzel bir maç çıkardı.
Arda şaşırtıcı bir biçimde çöküyor. Sergen'in kötü zamanları gibi. Ama Sergen'in kötü zamanları 29'undan sonraydı. Sanırım Sinem Kobal Arda'ya yaramıyor.
Bir diğer kötü performans da Ayhan'dan geldi. Son iki sezondur futbolunda büyük yükseliş vardı Ayhan'ın ama eski kazma günlerine dönmüş gibi.
Keita yokları oynadı. Volkan Yaman onu etkili biçimde marke etti. Gereksiz uzun süre aldı, değişikliği geç oldu.
Jo iyi bir görüntü çiziyor ama o şutlar nasıl şutlar öyle? İlginç, çok ilginç.
* * *
Şaka maka yine Eskişehir bizi salladı. Eskişehirspor takımını ve teknik heyetini tebrik ediyorum. Ama tebrik ederken de bazı ultra çirkef futbolcuları ve taraftarları tenzih ediyorum. Onlar takdire şayan insanlar değil.
Neyse ki geçtiğimiz haftalarda Fener iyi puanları kaybetti, biraz puan farkı vardı, yine cepten yiyoruz yani. Neyse önümüzdeki maçlara bakalım, sevgiler.
Galatasaray-4-1-Kasımpaşa. [Analiz]
Pazar, Şubat 28, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
Beşiktaş-1-1-Galatasaray. [Analiz]
Salı, Şubat 23, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: beşiktaş, derbi, Doruk, galatasaray
Atletico Madrid-1-1-Galatasaray. [Analiz]
Cuma, Şubat 19, 2010 — Doruk — 0 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray
- Bu maç skor dışında hiçbir şeyin pek Galatasaray adına iyi gitmediği bir maçtı.
- Koca takımda maç boyunca iyi oynayan sadece Neill vardı. O da sürekli olarak riske girdi, yüreğimizi ağzımıza getirdi.
- Hakan kimi zaman hatalar yapsa da sakatlığının ardından solda yine sağlam bir görüntü çizdi.
- Keita ilk yarıda çok kötüydü. Bütün topları yedi. İkinci yarıda biraz toparlanır gibi oldu, golünü de attı ama alıştığımız Keita değil asla.
- Caner-Gio değişikliği akıl almaz bir değişiklikti. İyi oynuyordu Caner, doksan dakikayı çıkarabilirdi ama daha erken bölümlerde Caner'i oyundan almak bir intihar olabilirdi. Gio yine vasatı aşamadı. Kendisi kanat oyuncusu ama ben Galatasaray forması altında isabetli bir ortasını hatırlamıyorum.
- Mustafa Sarp çok başarısızdı. Onun yerine Barış ya da Ayhan'la başlanması yerinde olabilirdi.
- Mehmet ise Galatasaray'ın etkili isimlerinden biriydi. Atakları iyi kesti. Stoperlerin oyundan düştüğü pozisyonlarda Mehmet vardı.
- Arda ölüyor.. Santrforda olmuyor, olmuyor.. Stoperlerin arasına gömülmüş Arda bir hiç. Zaman zaman kanatlara indiğinde oyuna hareket getiriyor. Ama ilerde etkisiz.
- Franco yediği gol dışında gayet iyi bir performans gösterdi ama gol akla zarardı. Kapattığı köşeden yedi.
- Yediğimiz gol zaten olmayacak bir pozisyondu. Boş top, auta gidiyor, Caner adama biniyor, faul! E ne gerek var duran top vermeye be Caner.
1-1 bizim için gayet avantajı bir skor oldu kanısındayım. Yazıyı bir Mustafa Denizli vecizesiyle noktalamak istiyorum: ''Biz bu takıma Sami Yen'de beş atar, turu geçeriz.''
Galatasaray-3-2-Antalyaspor
Çarşamba, Şubat 10, 2010 — Doruk — 1 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray, türkiye kupası
Not: Galatasaray'da oynadığı süre boyunca sergilediği performanslarının genel toplamının iki katı kadar performansı son iki maçta Galatasaray'a karşı gösteren ve ağlara üç gol gönderen Necati Ateş'i tebrik ediyorum..
Doruk'un yazısına davetsiz misafir misali devam etmek istiyorum. Ayrı bir başlık açmak istemedim
Maçın Trt'de yayınlanması harika.
Okay Karacan'ın anlatması Trt'de yayınlanmasından daha da harika.
Ama yanına yorumcu gerektirmeyen 3,4 spikerden biri olan (Kosova, G.Onay, Ersin Düzen, Unutmuş olabileceğim bir başkası) Karacan'ın yanına verilecek son kişi olan Üründül'ün verilmesi ise rezalet.
Mustafa Sarp gücünü gerçekten de kontrolsüz kullanmanın eşsiz örneğini deklare etmeye devam ediyor.
Arda gününde değildi.
Takım bu kadar stresli bir maçta şova yönelikte uğraşlar verdi, bu hem iyi hem kötü.
Aykut hala hakkı yenen kaleci mertebesinde içimizi acıtmaya devam ediyor. Öz evladımızı harcamaya devam anlayacağınız.
Antalyaspor bu çirkeflikle neyi kazandı allah aşkına. Rezil herifler. Yatıp yuvarlana maç aldılar.
Emre Çolak'ı konuşmaya hala erken. Ama Arda'nın yerini alabilir gibi.
Neill iyiydi evet.
Savunmadaki paniklemeler ve top çıkartamamalar ise uyumsuzluk sorunundan kaynaklı, aşılır o sorun değil.
Forvetsiz olmak kötü şey, hani rüyada koşarsın ve hala aynı yerdesindir ya işte öle bir şey.
Rijkaard ve Neskeens 10 yıl kalsın 10 yıl kupa almayalım. Gıkım çıkmaz.
Keita sen yokken herşey eksik ama sen varken de herşey tamam değil.
Son söz Elano için, sanırım bir liderimiz geliyor, işte ben bu olasılığa yaklaşma ihtimalini seviyorum.
Uğur
Kayserispor-0-0-Galatasaray [Analiz]
Cumartesi, Şubat 06, 2010 — Doruk — 2 [ YORUM YAZ ] — Etiketler: Doruk, galatasaray